30 Mayıs 2014 Cuma

Blogger Sitelerine Genel Bir Bakış

En iyi blog yani internet günlüğü oluşturma siteleri hakkında bir çok yazı var ancak konu hakkında fazla bilgi sahibi olmayan okuyucuyu yönlendirecek, onlara fikir verecek, zaman kaybından kurtaracak bir yazı bulamadım. Yazayım da bari birine faydası olur konu hakkında bir şeyler bildiğimi ziyaretçilerime belli etmiş olurum dedim. Evet, başlayalım:
Twitter, Facebook ve Instagram kendinizi ifade etmeye yetmiyor mu? Bir blog sitesi mi açmak istiyorsunuz? Kaleminizle dünyaya seslenmek mi istiyorsunuz? Ya da torunlarınıza hoş bir anı mı bırakmak amacındasınız? Buyurun o zaman. Aşağıda en gözde blog platformlarını tanıttım, iş icabı çoğunu deneme şansım oldu. En iyisi şudur diyemeyeceğim çünkü bu platformları kişilerin ihtiyacına göre değerlendirmek gerekiyor. En popüler ve ücretsiz olanlardan başlayalım.
1. Blogger (Blogspot)
Blogger.com Google firmasının Gmail ve dolayısıyla Google Plus hizmetiyle iç içe çalışan blog hizmeti. Ara yüzü biraz karışık ancak alışınca her şey çok güzel oluyor. Orta halli bir kullanıcıysanız ve google ürünleriyle (Gmail, G+, Earth, Android yüklü telefonlar, Analytics, Adwords gibi…)  içli dışlıysanız bu hizmet tam size göre.
Zorluk Seviyesi: 2
? Kimiler için: Acemi veya profesyonel herkese uygun ve sürekli geliştiriyorlar.
+ Artıları: Arkanızda koskoca Google firması var. Güncelleme sorunu yok. Tek bloga birden fazla yazar editör atayabiliyorsun. Gizli blog yaratıp sadece kayıtlı kullanıcılara açabiliyorsun. Facebook yorumları gibi ziyaretçi etkileşimi yüksek bir Google+ yorum kutusu var.
- Eksileri: Özgün tasarım istiyorsanız bu pek mümkün değil. Belli şablonlar ve eklentilerle sınırlısınız. Tabi bunu aşmanın da bir yolu var fakat teknik bilgi istiyor. Bunu yanında bir ara mahkeme kararı ile Google hizmetleri Türkiye’de yasaklanmıştı, aylarca blogger kullanıcıları sitelerinden mahrum kalmışlardı. Neyse ki artık böyle komik bir sorular yok ama ilerde olmayacağı garantisi de yok. Sosyal medyası yok. Google Plus bu iş için ideal ama ayrı hizmetler gibi görünüyor.
* Örnek: Sıradan bir şablon kullanarak hazırlanmış bir örnek için: ayradyosu.blogspot.com, biraz teknik bilgi ve özel temalarla desteklenmiş bir blog örneği içinse: Ay Sineması gördüğünüz gibi Ay Sineması bir blogger hizmeti olduğu halde bambaşka bir site gibi görünebiliyor, ayrıca eğer bir alanadı kiralamışsanız bunu siteye bağlayabiliyorsunuz. Fakat başındaki o gıcık “www” ibaresinden kurtulamıyoruz. Olsun ücretsiz bir hizmet için normal bir durum.
2. Tumblr
Blogspot hizmetinin en büyük rakibi tumblr diyebiliriz. Özellikle sanatçılara hitap eden bu blog hizmeti ayrıca kendine has bir sosyal medya hizmeti de sağlıyor. Tumblr ailesine ait sanatçılar paylaşımlarını tekrar bloglayabiliyor.
Zorluk Seviyesi: 1
? Kimiler için: Dediğim gibi ara yüzü çok sade ve görsel paylaşımlarda bulunmak isteyen veya teknik ayrıntıya kafa yormak istemeyen, web hakkında her şeyi bilmek istemeyen, sadece işine konsantre olan, giriş seviyesindeki kullanıcılar için ideal. Otomatik RSS desteği var, ayırca eklentiye gerek yok. Kendine has bir sosyal medyası olduğu için de çevre oluşturmak kolay.
+ Artıları: Blogger’dan daha fazla site şablonu çeşitliliği ve aynı zamanda bunları düzenleme imkanınız var. Açıkçası eskiden Blogger’da bu özellik yoktu fakat son güncellemekte bu yeteneği blogger da edindi. Blogger’a nazaran yıllardır pek değişmeyen ve daha basit bir arayüzü var. Uyum sağlamak kolay ve bloglar arası etkileşim çok daha kolay. Tercih olarak daha çok görsele yönelik paylaşımlar yapılıyor ve bir blogda beğendiğiniz bir şeyi kendi blogunuzda paylaşmanız çok kolay (reblog özelliği).
- Eksileri: Net bir eksiği yok son güncellemelerle rakibi Blogger ile oldukça yakın özellikteler. İlk oluşturduğun bloga birden fazla yazar atayamıyorsun, bu nedenle çok editörlü bir blog yapmak için aynı hesapta bir alt blog oluşturmak gerekiyor (Not: Çoklu yazar özelliğini yeni keşfettim dolayısıyla tumblr, blogspot ile denkleşti diyebiliriz).
* Örnek: Tumblr’ınız varsa görsel malzemenizin bol olması gerekmiyor. Buna küçük aforizmalar videolar ve resim galerileri çok sıradan, buna basit bir örnek: serd.tumblr.com. Daha güzel bir örnek vermek gerekirse kitap kurdu ev arkadaşımın okuduğu kitapları tanıttığı kişisel blogu: tolgaulusoy.tumblr.com Bu mütevazı günlük öyle tuttu ki tumblr mail atıp blogunu kendi kitap kategorisine eklediğini belirtti, şimdi bin küsür takipçisi var, benim ise 44′e sabitlendi :)
WordPress.com, rakipleri blogspot ve tumblr hizmetiyle sundukları hemen hemen aynı, kullaniciadi.wordpress.com mantığıyla çalışıyor. Blog dünyasında bu hizmetlere üç büyükler diyebiliriz. WordPress.com’un özelliği ücretli wordpress hizmetinin ücretsiz ve biraz sınırlandırmış hali. Sınırlandırılmış diyince aklınıza işe yaramaz olduğu gelmesin belli güvenlik açıklarını engellemek için zorunlu sınırlandırmalar bunlar.
Zorluk Seviyesi: 3
? Kimiler için: Herkes için.
+ Artıları: Ağabeyi paralı WordPress.org’un gölgesinde kalsa da ücretsiz bir alternatif; çünkü hosting’i kendi içinde. Daha çok Blogspot’a benzeyen arayüzüyle yine kullanıcı dostu. Diğer üçü gibi DNS yönlendirmesi yapabiliyorsunuz fakat bu gibi küçük hizmetlerin ve diğer temaların ücretli olması can sıkıcı. Çökme sorunu yok güncellemeleri firma otomatik olarak gerçekleştiriyor.
- Eksileri: Tasarımsal yapılacaklar sınırlı, eğer WordPress.org kullandıysanız kendinizi çok sınırlandırılmış hissedebilirsiniz. Ücretli DNS yönlendirmesi…
İşte bu profesyonel tasarıma imkan veren ve her bir şeyini özgürce düzenleyebileceğiniz bir blog sitesi. İnternet yoluna gerçekten baş koymuş ve her bir köşesini inci gibi işlemeye niyet etmiş kullanıcılar için öneriyorum. Fakat böyle bir imkanın da bedelini ödemek gerekiyor. Uygun bir sunucu ve alanadı kiralamanız gerekmekte. Dediğim gibi sürekli bakım istiyor ancak yapacaklarınız yaratıcılığınızla sınırlı.
Zorluk Seviyesi: 5
? Kimiler için: WordPress.org artık bir blog hizmeti değil. Her türlü yola gelebilen bir site tasarım ortamı oldu. Bu site de diğer bağımsız sitelerim dahil hepsi wordpress ile yapıtım ve çok memnunum. Bilgisayar mühendisi seviyesinde kullanıcılar için zararlı yani onları tembelleştirecek kolaylıkları var. İnsan rahata alışınca kendini geliştiremiyor. Fakat sadece Web-Grafik veya WebMaster’lık işleriyle meşgulseniz bu ortam işinizi görecektir. Bunu dışındaki giriş seviyesindeki kullanıcılara tavsiye etmiyorum.
+ Artıları: Tasarım özgürlüğü HTML, CSS ve PHP bilginizle sınırlı. En çok tercih edilen ve sevilen blog temelli site tasarım arayüzü. Ücretli ve ücretsiz bir çok eklenti imkanı.
- Eksileri: Sürekli bakım istiyor. Güncellemeleri otomatik değil. Kendi haline bırakıldığında çökme imkanı var. Barındırma (hosting) hizmeti ve kiralanmış bir alanadı istiyor. Bu da bu hizmeti ücretli yapıyor.
* Örnek: En güzel ve yakın örnek bu site. Aşağıdaki ve yandaki eklentilerle istediğiniz değişikliği yapabiliyorsunuz.
5. Scoop.it
Blog piyasasının köşe taşları üç büyükler tarafından tutulmuş. Tüm bunlara rağmen bir hizmet farklı bakış tarzıyla tutunmuş görünüyor. Şahsen ben çok sevdim. Üstelik kullanımı çok kolay arayüzü yok gibi. Sadece paylaş anlamına gelen scoop.it özelliği var. Aşağıda güzel bir tanıtım videosu var.
Zorluk Seviyesi: 1
? Kimiler için: Genelde yazmaktan çok belirli siteleri videoları yani internette kendinize uygun konularda edindiğiniz tecrübeleri paylaşmak için ideal.
+ Artıları: Gördüğüm en kolaya arayüze sahip. Birçok sosyal medya hizmetiyle (tumblr, facebook, twitter…) uyumlu. Dolayısıyla yaptığınız paylaşım kayıtlı tüm sosyal medya hesaplarınıza anında gidiyor bu da başarılı bir indekslenme yani duyurulmayı sağlıyor.
- Eksileri: Tek bir şablona alışmanız gerekiyor. Gelişmiş hizmetleri için abonelik ücreti istiyorlar. Ücretsiz hizmetinde ise en fazla 5 liste oluşturma hakkınızın olması. DNS yönlendirmesi için bile para istiyorlar.
* Örnek: İsterseniz buradan oluşturduğum başlıkları inceleyebilirsiniz: www.scoop.it/u/serdar öyle ki minimal sanat listemin PR‘si 2 oldu, ben de şaştım. bu siteninki bile 1 o nasıl 2 oldu ki?
Scoop.it mantığıyla çalışıyor, tek bir ara yüz ve linkler. Dilerseniz makalenizin açıklamasını ve yayınlandığı tarihi veya sadece bulunduğu sitenin bağlantısını verebiliyorsunuz, eğer insaflı bir hocaysanız tüm makalenin pdf’ini buraya yükleyebiliyorsunuz. Sitene PDF oynatıcı sayesinde okuyucu makaleyiindirmek zorunda kalmadan içine bakabiliyor. Ayrıca hangi makaleniz kaç kere okunmuş ne ilgi çekmiş bid tablo içinde görme şansınız da var.
Zorluk Seviyesi: 1
? Kimiler için: Akademik makalelerini tüm dünya ile paylaşmak, akademik ve bilimsel konuları birinci elden takip etmek isteyenler için.
+ Artıları: Makalelerin özgürce paylaşılabildiği bir çevre yaratma hedefindeler. Kaliteli arama konuları ve kategori oluşturma şansı. Karmaşık bir makale külliyüatınız varsa bile basit ara yüzüyle derli toplu bir sınıflandırma yapmak çok kolay.
- Eksileri: Tasarım seçeneği hiç yok.
* Örnek: Ben burada hesap açmak için ille de üniversite vb. yerlerda çalışıyor olmak gerekli sanırdım. Bağımsız araştırmacılar bile hesap açabiliyormuş çok hoş. Akademik bir gönül yarasına sahip olduğum için hemen koşup bir hesap açtım. Tabi daimi öğrencisi olmaktan gurur duyduğum Ankara Üniversitesi adında örnek için buyrun bakın: ankara.academia.edu/serdar
7. Blogcu
Yabancı firmalar da bir yere kadar. Blogcu Türkiye’de sunucuları bulunan bir hizmet. Her ne kadar üç büyük abisi kadar popüler olmasa da Türkçe arayüzü ve kendine has blogcuları ile sözü edilmeye değer bir hizmet.
Zorluk Seviyesi: 2
? Kimiler için: Türkiye’de yaşayan blog kullanıcıları için bir seçenek.
+ Artıları: Türkiye’ye özgü samimi bir çevre.
- Eksileri: Basit içerik ve tasarım. Dünya devlerinin arasında kendini göstermesi zor.
8. Gazete Blogları
Yukarıdakilerin hepsine alternatif olarak gazete bloglarını sayabiliriz. Türkiye’de şu an Milliyet Blog ile Radikal Blog gittikçe daha da popülerleşiyor. Kullaniciadi.gazeteadi.com gibi bir isim altında basit bir ara yüzle ve gazete profilinizle iç içe kullanabileceğiniz, Google tarafından kolayca indekslenebilen bir alternatif. Vatandaş gazeteciliğine ilgi duyan, internet gazetelerini sıklıkla okuyan, yorum yapan kişiler için ideal. Eğer makaleniz beğenilirse gazete ana sayfasında yayınlanma şansı da oluyor. Bu da bu türün en cazip özelliği. Aşağıdaki reklam videosu hemen gidip hesap açmama yetmişti tabi uzun sürmedi etkisi, çünkü ayrı bir emek ve özen istiyor. Yurtdışında tutan bir yöntem, ülkemizde ise yakın zamanda daha da popülerleşeceğini düşünüyorum.
Zorluk Seviyesi: 2
? Kimiler için: İnternet üzerinde gazete okumayı ve yorum yapmayı seven blog heveslileri için biçilmiş kaftan.
+ Artıları: Eğer iyi bir makale yazabilirseniz yazınız gazete yayınlanabilir. Radikal’in konu hakkında güzel bir reklamı var insanı gerçekten gaza getirmeye yetiyor.
- Eksileri: Tasarım seçeneği hiç yok. Sadece tek bir formata uyum sağlamak durumundasınız.
9. Soru-Cevap Blogları
Tam olarak blog diyemeyiz; fakat kullanımı basit ve video yüklenebildiğinden vblog (video blog) kategorisinde kabul edebiliriz. Twitter ile Youtube’u birleşimi gibi. İki güzel örnek var Formspring ve Ask.fm zaten fazlasına gerek yok. Bunun basit bir formu tumblr içinde gömülü olsa da o pek göze çarpmıyor. Özetle insanlar geliyor ve anonim olarak size soru soruyor. Siz de ister yazılı ister videolu cevaplıyorsunuz. Dünyada soru cevap amacıyla kullanıyor ancak ülkemizde ergen kesimin tercih ettiği bir yöntem, inanmıyorsanız buraya tıklayarak ask.fm top 10 listesini görebilirsiniz.

0 yorum:

Yorum Gönder